Taa en başından demiştim, AK Parti Aydın'da kazanmaya hiç bu kadar yakın olmadı diye... Hatta bunu Mustafa Savaş'ın adaylığından önce de söylemişliğim var. Hesap adamı değilim ama hayatta ve siyasette matematiğe ve olasılıklara inanırım.
Bakıyorum AK Parti, son kulvarda hızlandı. Büyükşehir'i, Mustafa Savaş ile bu kez kazanmaya çok fazla istekli ve azimli görünüyor. Bunda biraz eldeki anket sonuçları da etkili sanırım. Başta tempo eleştirisi yapılan il başkanı Gökhan Ökten'in son düzlükte nefes nefese sarfettiği efor, bir günde 4-5 ilçe birden gezmesi hatta 6'da diyen de var, teşkilatlarda moral, motivasyon ve kazanma inancını arttırmış görünüyor.
Şimdi İl Başkanı Gökhan Ökten'in kendisine ve teşkilarına yönelik yeterince çalışmama eleştirisine yanıt vermek adına söylediği, "Bana kızın, tepki gösterin ama bunu kaybedersek o zaman yapın... Ve deyin ki 'Ey Gökhan Ökten bu seçimi senin yüzünden kaybettik... Mustafa Savaş senin yüzünden kaybetti..." deyin.. Bende sorumlu bir siyasetçi olarak kendimi elbette sorgularım o zaman... Ama şimdi tüm enerjimizle çalışırken ve partim için demiyorum Aydın için gerçekten kazanmaya en yakın olduğumuz bir süreçte bu eleştiriler yapılırsa bunu haksızlık olarak görürüm..." şeklindeki samimi sözleri ise hem takdire şayan hemde sürece 31 mart sonrası yapılacak değerlendirmelere not düşmek adına dikkat çekici..
Taa en baştan söylediğimi sona doğru yinelemiş olayım... AK Parti, Aydın'da CHP'ye değil Özlem Çerçioğlu'na karşı kazanmaya hiç bu kadar yakın olmadı... Matematiksel olarak da!
Ki hesap uzmanı olarak Büyükşehir adayı Mustafa Savaş bunu benden daha iyi biliyordur!
Ayrıca derdi 'Mustafa Savaş kazansın' olmayan ama Özlem Çerçioğlu'nun kaybetmesini isteyen, baştan beri senaryolar yazan, oynayan, yönetmen olan, artistlik ve figüranlık yapan çok sayıda gönüllü var 31 Mart filminde!
Yazımı sonlandırken şunu da ekleyetim...
Eskiler daha iyi hatırlar, Aydın eskiden Türk siyasetinin marka şehirlerinden biriydi... Seçimlerde Aydın'daki sonuçlar Türkiye'nin sonuçları ile örtüşür denilirdi!
Şimdi ise siyasette Aydın değil kişiler markalaştı... Ezeli hatta dünya fani olmazsa ebedi olacak olan Özlem Çerçioğlu ve Mustafa Savaş rekabeti buna en iyi örnektir!
Neyse...
Son olarak şu gözlemimi de yazıma iliştireyim... Siyaseten Özlem hanım kendi kendini yalnızlaştırdı veya zaman döngüsü kendisini yalnızlaştırdı?
Bu da bence özeleştiri konusu!
Final Pazar günü... Bakacağız.